Tarihte Tefecilik
Ortaçağ'da tefecilerin Yahudiler olduğu inancı çok yaygındır. Bunu siz de işitmiş olmalısınız. Şimdi size bunun aksini söyleyeceğimi sanıyorsunuz, değil mi? Ama, hayır. Bu gerçekten böyleydi. Bugün Yahudilerle tefecilik arasında ilişki kurulmasının nedeni de budur.Yahudiler bu alana nasıl sahip olmuşlardır? Anlatayım: Katolik kilisesi tefeciliği yasaklıyor ve bunu yapmamanız gerektiğini, yaptığınız takdirde namuslu hiçbir insanın sizinle konuşmak istemeyeceğini ve
cehennemde çürüyeceğinizi sürekli olarak söylüyordu. İster inanın ister inanmayın, Hristiyanlar buna inanmışlardı. Böylece de Yahudiler dünyanın mali kurumlarını ele geçirmişlerdi.
Bu tekel ne kadar sürdü? Bir iki yüzyıl kadar; sonra Mediciler ve diğerleri bankacılıkla ilgilenmeye başladılar ve bir de gördük ki, Hristiyanlar tüm piyasayı ellerine geçirdiler.
Hristiyanların bankacılığa girmenin uygun olduğuna nasıl karar vermişlerdi? Şöyle: Bazı din bilimcileri bir gün başlarını İncil'den kaldırınca, kredi vermenin ekonominin büyümesi için gerekli olduğunu gördüler. Bankacılık da birden ahlaksızlık olarak görülmeye başlanıldı.
Yahudi tefecilerin kötü ve aksi insanlar oldukları kuşkuludur. Tarihçi Joseph Shatzmiller'in de belirttiği gibi, tefecilerin müşterilerini memnun edip işlerine devam etmeleri için güler yüzlü olmaları gerekirdi. Bankacılık şimdi olduğu gibi o zamanda rekabetçi bir iş alanıydı. Suratı asık dolaşan, ve hatta daha kötüsü, boncuk gözlü bir canavara benzeyen bir tefeci, iş alanında uzun süre barınamazdı. Böyle birine kim borçlu olmak ister ki? Bu görüntü sadece bir klişeydi.